40,2592$% 0.13
46,7280€% 0.07
53,9463£% 0.2
4.309,12%-0,18
7.021,00%0,34
3.335,67%0,36
10.222,02%-0,03
4782277฿%1.63469
12 Ekim 2025 Pazar
Modern İş Dünyasında Denge Endüstriyel Psikolojik Danışmanlık
2025-2026 Öğretim Yılının Startı Verildi
MUTLU PEYGAMBERLER - MUTSUZ İNSANLAR
Tahtını Kalbinde Taşıyanlar: Aslan Burcu Kevser Banu’nun köşesinden
İtibar Suikasti: Görünmeyen Cinayet
Türkiye’nin doğası uzun süredir alarm veriyor. Kuruyan göller, artan sıcaklıklar, durmayan seller… Derken yıllardır beklenen adım atıldı: İklim Kanunu çıktı. Kağıt üzerinde umut veren bir gelişme. Ama detaylara inildiğinde, akıllarda hâlâ pek çok soru işareti var.
Kanun, Türkiye’nin 2053 yılına kadar net sıfır emisyon hedefini ortaya koyuyor. Yani atmosferi kirleten sera gazları azaltılacak, temiz enerjiye geçilecek. Yenilenebilir enerji, yeşil sanayi, karbon ticareti, çevre dostu yatırımlar gibi kavramlar kanunda yer alıyor. İlk bakışta olumlu adımlar bunlar.
Ancak uygulama kısmı hâlâ muğlak.
Ve bu noktada çiftçilerin endişesi de büyüyor.
🌾 Çiftçiyi Neler Bekliyor?
İklim dostu tarım söylemi, kulağa hoş geliyor. Fakat bu dönüşüm için çiftçilere yeterli maddi destek, eğitim ya da teşvik sunulmazsa, küçük üretici bu yükün altında ezilebilir.
Kanun gelecekte su kullanımı, gübreleme, hayvancılık gibi konularda daha sıkı denetim ve kısıtlamalar getirebilir. Örneğin:
Su kotası,
Toprak sınıflandırmaları,
“Bu bölgede şu ürün ekilemez” türü kararlar.
Bunlar çiftçi için belirsizlik ve kaygı kaynağı.
Ayrıca, ileride “düşük karbonlu üretim” gibi belgeler zorunlu hale gelirse, bu da ek maliyet ve bürokrasi demek.
🔍 Kanunun Diğer Eleştirilen Yönleri:
Kömür ve fosil yakıtlarla ilgili net bir çıkış planı yok. Bu da iklim hedeflerini zayıflatabilir.
Yaptırımlar zayıf: Çevreyi kirleten şirketler için caydırıcı cezalar yok denecek kadar az.
Toplumsal katılım eksik: Kanun hazırlanırken yerel halk, çevreciler, gençler, bilim insanları sürece dahil edilmedi.
“Yeşil yatırım” görünümlü rant kapısı olabilir: Büyük şirketler sadece kağıt üzerinde çevreci görünerek sistemi suiistimal edebilir.
🟢 Ama Umutsuz Değil…
Tüm bu eksiklere rağmen İklim Kanunu, çevre için atılmış önemli bir ilk adım. Fakat unutmayalım:
Yasa çıkarmak kolay, uygulamak zor.
Yani mesele sadece kâğıda dökülen niyet değil; mesele bu niyetin hayatın içinde hissedilmesi. Çiftçiden sanayiciye, öğrenciden siyasetçiye kadar herkesin taşın altına elini koyması gerek.
Çünkü doğa artık sabırlı değil.
Ya biz değişiriz, ya da iklim bizi değiştirir.