DOLAR

39,7689$% 0.02

EURO

46,7227% 0.69

STERLİN

54,7872£% 0.83

GRAM ALTIN

4.248,30%-0,27

ÇEYREK ALTIN

6.934,00%-0,40

ONS

3.319,33%-0,38

BİST100

9.360,82%-0,61

BİTCOİN

4258772฿%-0.43213

a
Handan KARABULUT

Handan KARABULUT

15 Mayıs 2025 Perşembe

NEFSİN TUZAKLARI

NEFSİN TUZAKLARI
4

BEĞENDİM

ABONE OL

Hepimiz hayatımız boyunca kusurlar, kabahatler ve canımız yanacak derecede yanlışlar yaparız. “Ben hiç yapmadım” diyen sanırım hiç yoktur. Bazılarını hemen düzeltebilir, bazılarının bedelini ise bir ömür boyu belki de ahirette bile ödemek zorunda kalırız. Bunun çeşitli sebepleri olsa da daima nefsin iki tuzağından birine yakalanmış olduğumuzu maalesef iş işten geçtikten sonra fark ederiz. 

    Acele etmek ve kolay olanı seçmek. 

    Bunlar nefsin en çok hoşuna giden iki şeydir. Niçin? Çünkü insan nefsi zaten aşırı acelecidir. “İnsan hayrı istediği kadar şerri de ister. İnsan pek acelecidir!” (İsra/11).

 Bir şeyi acele isteyen insan, hayırlı mı, değil mi? Sonrasında başıma bela olur mu? Eğer olumsuz olursa sonuçlarına ne kadar katlanabilirim? Katlanamazsam ne kadar zarar görürüm? Bu zararlardan başkaları ne kadar etkilenir?…..gibi daha bir çok soruya cevap vermeden hemen dilediği, arzu ettiği şeye ulaşmak ister.

Ulaşmak istediği şeyin hep olumlu yönlerini görür, asla olumsuz yönlerine bakmaz. Aslında sonradan başına bela olacak her şey bu olumsuzluklarda gizlidir. Fakat acele eden insan bunlarla hiç uğraşmaz. Bazen aşırı ihtiyaçtan bazen bulunduğu durumdan, ortamdan bir an önce kurtulmak amacıyla kısa yoldan istediğine hemen kavuşmak ister.

  

      İşin ilginç olan yanı bugün kavuşmak istediği şey yarın başına bela olduğunda da aynı süratle bir an önce ondan kurtulmak ister!!!! Hani çok istiyordun? Şimdi niçin katlanmıyorsun olumsuzluklara?  

     Burada ise ikinci tuzak karşımıza çıkar. İnsan çabalamak, mücadele etmek, gayret etmek ve gayretini sürdürmek yerine KOLAY olanı seçer. Niçin? Çünkü zor olan gayret ister, emek ister, çaba ister. Nefsi (nefsine uyan, nefsini terbiye etmemiş ) insan ise aşırı tembeldir, kendini zorlamak yerine derhal kolayı seçerek bir an önce zahmet gerektirmeyeni, rahat olanı, çabuk ulaşılanı ister. Böylece kendini dünya cehennemine sokar.

     Oysa ki zor olan her şey büyük çaba sonucunda ulaştığınız şeydir. Gereken bedeli ödersiniz. Bu ise size dünya nimetlerini yaşatır size. Kolay elde etmediğiniz için çabucak vazgeçemezsiniz, kıymetini bilirsiniz. Ödevlerini yaparak gelecekteki mesleğine hazırlanan gençler çalışmalarının karşılığını gelecekte bol bol alacaktır, eşiyle iyi geçinen, çocuklarını tüm zorluklara rağmen yetiştirmeye çalışan anne ve babalar ailelerine sahip çıkmanın karşılığını bol bol alacaklardır. İşinde helal yoldan geçimini temin etmek için tüm zorluklara katlananlarda rızkını elbette alacaktır.

    Bencilce davranmak, tembellik etmek, hırsızlık yapmak, kumar oynamak, başkalarını dolandırmak, aldatmak, zulmetmek, kavga etmek, inat etmek, aklını kullanmamak vs… o an durumu kurtarmak için insanın kolayına gelen ancak uzun vadede oldukça zarar veren davranışlardır. 

     Zor zamanlarda sabretmek, kusurları örtmeye çalışarak geçinmeye çalışmak, işlerini gayretle yapmak vs… zor olsa da doğru olandır. Sizi aşırı yorar, zordur ancak ödülü de çok kadar büyüktür.

     Öyleyse bu hayatta yapabileceğimiz en güzel şey; her durumda doğru davranmayı alışkanlık haline getirmemizdir. Doğru davranmak ise her ne iş olursa olsun sabretmek, acele etmeden ve kolayına kaçmadan mücadeleyi sürdürmektir.

    Asıl gaye Allah’ın rızasına varmaktır. Acele etmez, kolayına kaçmazsak işte o zaman gerçek mükafata ulaşırız. 

Hesap günü Allah şöyle diyecektir: Bugün doğrulara doğruluklarının fayda verdiği gündür. Onlara içinde ebedi kalacakları, zemininden ırmaklar akan cennetler vardır. Allah onlardan razı olmuştur, onlar da O’ndan razı olmuşlardır. İşte büyük kurtuluş ve kazanç budur. (Maide/119)