Çocuklarda bu hastalıklar sık görülüyor!

Sonbaharla birlikte okulların açılması, havaların bir soğuyup bir ısınması ve kapalı alanlarda geçirilen müddetin artması derken, çocuklarda enfeksiyonların ve alerjik hastalıkların sıklığında artış yaşanıyor. Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Manolya Hüma Şanlı “Zayıflayan bağışıklık sistemi ateş, öksürük, hapşırık, burun akıntısı, bulantı, kusma ve ishal üzere viral ve bakteriyel enfeksiyonlara çarçabuk davetiye çıkarıyor. Lakin bağışıklık sistemini; günlük yaşantıda alınacak kimi kolay tedbirlerle güçlendirmek mümkün olabilmektedir” diyor. Dr. Şanlı, çocuklarda bağışıklığı güçlendirmenin 9 tesirli yolunu anlattı, değerli ihtarlar ve tekliflerde bulundu. 

Son periyotta influenza ve covid üzere kış enfeksiyonlarının bulaşma ihtimalinin fazla olduğu toplu taşıma şartlarında öncelikli olacak biçimde düzgün maske kullanımı çok değerlidir. Hijyenik maske kullanımının, üst teneffüs yolu enfeksiyonlarının bulaş riskini önemli oranda azalttığı su götürmez bir gerçektir. 

Yapılan çalışmalar; saat 22.00-02.00 ortasında derin uykuda olmanın, çocuklarda büyüme, gelişme ve bağışıklık sistemi için büyük ehemmiyet taşıdığını ortaya koymaktadır. Yaşa nazaran değişmekle birlikte çocuklarda 9-12 saat uyku gerekir. Bilhassa karanlıkta, gece uykularında oluşan melatonin, antioksidan özelliği ile bedendeki bakteri ve toksinlerle savaşır, bedende doku güzelleşme suratını artırır.

Yeterli su tüketimi; ziyanlı toksinleri bedenden atarken, cilt, teneffüs sistemi, mide, bağırsaklar, böbrekler ve kalp-damar sıhhati başta olmak üzere bedenimizin tüm işlevleri için büyük değer taşır. Yetersiz su tüketimi; eklem ağrıları, öksürük, kabızlık, idrar yolu enfeksiyonu, tansiyon düşüklüğü, baş ağrısı ve halsizlik üzere bir çok probleme yol açabilmektedir.  

El ve yüz yıkamak, diş fırçalamak, duş almak, ayak hijyenine dikkat etmek çok değerlidir. Bilhassa yemek öncesi ve tuvalet sonrası elleri güzelce yıkamak enfeksiyonlardan korunmada temel kuraldır. Pak hava almak ve bilhassa sigara dumanından kaçınmak da çocukların bağışıklık sistemi için büyük değer taşımaktadır.  

Dr. Ulu “Günümüzde çocuklarda yaygınlaşan çok gerilim, bağışıklık sistemini zayıflatarak enfeksiyonlara kolay yakalanmaya ve güzelleşmenin gecikmesine neden olur. Birebir vakitte alerjik hastalıkları artırır, mide ve bağırsak sistemini bozar. Uyku bozukluğu yaparak büyüme hormonu ile tiroid hormonunun çalışma istikrarını bozar. Kalp suratını artırarak hipertansiyona yer hazırlar. Çocuklarla etkinlikler, aile içi olumlu irtibat, arkadaş alakaları vb güzelleştirilmesi, gerilimi yönetmeyi öğrenmesi bağışıklık sistemini güçlendirir” diyor.

Düzenli antrenman, kan sirkülasyonunu artırarak teneffüs ve deveran sisteminin daha aktif çalışmasını, bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlar. Çocuklar için günlük 1 saat fizikî aktivite önerilir. Yürüyüş, koşu, bisiklete binme, yüzme yahut açık havada oyun üzere aktiviteler çok yararlıdır. Antrenman alışkanlığı kazanmak, çocukların zihinsel sıhhatini da takviyeler.

Dr. Ulu “Çocukları yalnızca hastalandığında değil, sağlıklı oldukları periyotta de çocuk tabibi denetimlerine götürmeliyiz. Rutin aşılarını ihmal etmemeli, hekimimizin önerdiği özel aşı dediğimiz öbür aşılarla bir arada; özellikle her yıl yenilenen grip aşısını geciktirmeden yaptırıp sağlıklı bir bağışıklık sisteminin oluşması için birinci adımı atmalıyız. Aşılar, bağışıklık sistemini mikroplara karşı evvelden “hazırlayarak” en güçlü müdafaayı sağlar” diyor. 

Gereksiz antibiyotik kullanımı düzgün bağışıklık sistemini çökertir, faydalı hücre rezervini yok edip ziyanlı bakterilerin çoğalmasına, beden direncinin düşmesine neden olur ve ek hastalıklara davetiye çıkarır. Grip ve nezle üzere virüs enfeksiyonlarının tedavisinde antibiyotik yarar sağlamaz. Bu nedenle hekiminiz gerekli görmedikçe antibiyotik kullanmayın.  

Çocuk Sıhhati ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Manolya Hüma Şanlı “Dengeli ve sağlıklı beslenme bağışıklık hücrelerinin gelişimini takviyeler; besinlerden sağlanabilecek protein, demir, çinko, A, C, D ve E vitaminleri ve mineraller bağışıklık hücrelerinin üretimi ve fonksiyonu için gereklidir. Büyüme ve bağışıklık için son derece değerli olan balı üzere omega-3’den varlıklı besinler ve fermente eserler de sofrada kesinlikle yerini almalıdır. Şekerli ve işlenmiş besinler bağışıklığı baskılar, çok şeker ve trans yağ içeren besinler iltihaplanmayı artırır, olağan bağışıklık karşılığını bozar bu da hastalıklara yatkınlığı artırır. Tek tip beslenen (örneğin yalnızca makarna, fast food yiyen) çocuklarda vitamin eksiklikleri görülür ve bu da soğuk algınlığı, grip, zatürre üzere enfeksiyonlara karşı direnci azaltır” diyor.

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı